Linux dizinleri

Truva Linux Wiki sitesinden
Atla: kullan, ara

Linux Dizinleri

Bu bölümde Linux'un kullandığı dosya sistemi hakkında bilgi verilecektir. Dosya sistemini oluşturan dizinler, kapsadıkları dosyalar ve bunların Linux işletim sistemindeki görevleri de kısaca belirtilecektir.

Bir işletim sisteminin dosya sisteminin performansı, hızı ve buna benzer çeşitli özellikleri sistemin verimli ve kararlı çalışması üzerinde doğrudan etkisi vardır. Linux dizin yapısının geliştirilmesinde FSSTND (file system standard) grubunun çalışmalarının payı çok büyük oldu. Programcılardan oluşan grup, standartların belirlenmesinde ve uygulama aşamasında Linux ile ilgilenenlere yardım etti. 1993 yılında Olaf Kirsh, Linux haber grubuna yazdığı bir e-postasında Linux dosya sistemi üzerindeki çalışmaların tamamlandığını haber verdi.

Linux dizin yapısında bazı dizinlerin işlevi birbiriyle aynıdır. Bu durum, özellikle birbirini takip eden iki Linux sürümünde belirginleşir. Örnek olarak bir dağıtımda /usr/bin dizini altında yeralan dosya, diğer sürümde /bin altına yerleştirilebiyor.

Dosya sistemleri ve dizinler paylaşımlı olarak da kullanılabilir. Birden fazla kişisel bilgisayarın bağlandığı ağda, disk alanından yer kazanmak için bir makina sunucu (ana makina) olarak tayin edilir. Ağ üzerindeki diğer makinalar da sunucu üzerindeki diski paylaşır. Buna örnek olarak kullanıcı ev dizinlerinin yeraldığı /home, çalıştırılabilir dosyaların bulunduğu /usr, e-posta ve haber grubu bilgilerinin bulunduğu /var/spool/mail ve /var/spool/news dizinleri verilebilir.

Kök dizini, kendisine bağlı diğer tüm dizinleri de içerdiğinden, Linux dosya sisteminde önemli bir yere sahiptir. Linux açılırken önce kök dizini /etc/fstab dosyasına uygun şekilde bağlanır. Diğer dosya sistemlerinin onarımı ve kontrolü için gerekli olan fsck programları, bu dizinde bulunmalıdır. Benzer şekilde yedekleme için gerekli olan tar, zip, compress gibi arşiv programlarına da kök dizin altından erişilebilmeli, açılış esnasında hafızaya yüklenen çekirdek de kök dizininde yeralmalıdır.

Bir programı yerine koymadan önce bazı "dengelerin" gözönünde tutulmasında yarar vardır. Programlanan her yazılımı kök dizinine koyarsanız, bir süre sonra bu dosya sisteminin şiştiğini görürsünüz. Kök dizinini başlangıçta küçük (20-30Mb kadar) tutmak, geliştirilen programları daha önceden belirlenen başka bir dosya sistemi altına koymak akıllıca olur. Bu yol, ağ üzerinden genellikle paylaşımı mümkün olmayan kök dizininin her makinadaki sabit diskte mümkün olan en az yer işgal etmesini sağlar.

Sistemdeki önemli dizinlere göz atarsak,