Gönderen Konu: Aybüke Özdemir: İnet-tr 2015 Kadın Bilişim Paneli  (Okunma sayısı 5943 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fortran

  • Forum Gurusu
  • *****
  • İleti: 1.671
  • Bir insanı sevmekle başlar her şey...
    • get GNU
Aybüke Özdemir: İnet-tr 2015 Kadın Bilişim Paneli
« : 03 Aralık 2015, 07:53:22 öö »
 Mustafa Akgül hocanın önderliğinde bu yıl 20. si düzenlenen İnet-tr İstabul üniversitesinde gerçekleşiyor. 3 Aralık'a kadar 5 salonda paralel şekilde bildiriler, seminerler ve paneller devam ediyor. Ayrıntılı program da burada.

Etkinliğin ilk günü Sevinç Gülseçen, İkbal Orundaş, Kader Sucuk, Elif Kuş, Büşra Emirli ve Ceyda Akaydın ile birlikte ben de Kadın Bilişim Paneli'nde konuşmacıydım. Daha çok soru cevap şeklinde ilerleyen panelde vermeye çalıştığım cevapları burada topluca paylaşmış olayım.

Kendinizi tanıtır mısınız? Bu konuya nasıl yöneldiniz? Alanınızla ilgili bu güne kadar neler yaptınız?

Herkese merhaba, ben Aybüke. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nde son sınıf öğrencisiyim. 5 yıl önce özgür yazılım ile tanıştım. O zamandan beri kendi yaptığım projeler ve katkı verdiğim uluslararası projeler oldu. Geçtiğimiz 2 yıl boyunca, GNU/Linux çekirdeğine katkı verdim. Bu eylülden beri de Libreoffice’e katkı veriyorum. Libreoffice  25 yıllık, her platformda(Linux, Windows, MacOS) sorunsuz çalışan büyük bir ofis yazılım projesi. Benimle birlikte katkı veren Türkiye’de 13 kişiyiz. Proje geliştiricileri katkı vermek isteyenler için çok sıcakkanlılar aslında. Bu söylediğim sadece Libreoffice için değil, tüm özgür yazılım projeleri için geçerli. Mezun olmadan önce bir Libreoffice geliştiricisi olmayı hedefliyorum.

Teknik konularda kadınların yetersiz olarak algılanmasının sosyal, kültürel ve eğitimsel alanlardaki nedenleri sizce nelerdir?

Bu soruya bir örnek ile cevap vereyim. Kız çocukları 6-7 yaşlarında bakkala bile kardeşleri-abileri ile yollanıyorlar. Bu kardeşler-abiler düşünüyor ki ben olmadan bu iş yapılamıyor. Toplum da, bu kızlar büyüdüklerinde onların tek başına bir iş başaracaklarını düşünmüyor normal olarak. Çünkü toplumdaki her erkek bu bakkala giden bir kızın abisi, kardeşi, kuzeni.

Bununla ilgili kısa bir anım da var. Ortaokulda okulumuza amatör bir rock grubu geldiğinde bateri çalmayı çok isteyip kafama koymuştum.  Çevremdekiler “sen de çalarsın tabi de bu erkekler için daha çok” demişlerdi. Lise bitene kadar gitar çaldım ama bateri çalmayı hala istiyordum. Liseden mezun olunca “mezuniyet hediyesi ne istersin” sorusuna ne dediğimi tahmin edersiniz. O yaz tatili boyunca günde 4-5 saat odadan çıkmadan ince bileklerimle çalışmıştım. Şimdi birçok erkeğin çaldığı kadar iyi bateri çalıyorum. Çünkü bu işi kadınlar da yapar, erkekler kadar iyi yapar.


Kadın olmanızla ilgili bu alanda karşılaştığınız bir engel oldu mu?

Bu alanda karşılaştığım bir engel olmadı. Çevremde tek başına ya da toplu şekilde çalışıp güzel işler yapan çokça kadın-erkek var. Şimdiki Libreoffice katkı sürecindeki grup da buna dahil. Hiçbir cinsiyetin yüceltildiği, ezildiği ya da “sen kadınsın yapamazsın, beceremezsin ver şu bilgisayarı halledeyim“ gibi durumlara şahit olmadım. Aynı şekilde “sen erkeksin dur ben yapayım” gibi bir durum da olmadı. Zaten varsayılan olarak böyle olmalı. Her ne iş olursa olsun cinsiyet değil yapılan iş ölçü alınmalı.
Benim bir parçası olmaktan gurur duyduğum  özgür yazılım dünyası tam da böyle; cinsiyetinizin, milliyetinizin, yaşınızın değil yaptığınız işin konuşulduğu projelerden oluşuyor.

Bütün geliştiricilerin ve kullanıcıların bir araya geldikleri topluluklar varken kadınlar neden ayrıca bir araya gelerek topluluk oluşturuyorlar ?

Ortak ilgi alanlarına sahip insanların bir araya gelip ortak bir enerji oluşturmaları sanırım herkesin üzerinde hemfikir olduğu bir kavram. Kadınların bilişim sektöründe sayıca az oldukları da bilinen bir gerçek. Kadınlar diğer topluluklardan kendilerini soyutlayarak da bir araya gelmiyorlar. Nasıl python kullanarak geliştirme yapan insanların bir araya gelmesine şaşırıp neden ruby kullanıcılarını da aranıza alıp bir yazılım geliştiricileri topluluğu kurmuyorsunuz demiyorsak kadınların da diğer bilişim grupları haricinde biraraya gelmesine şaşırmamalıyız.


Bu yılın başında ben de böyle bir topluluğun kurucusu oldum. Topluluk Pyladies Türkiye. Pyladies dünyada Python ile ilgilenen kadınların iletişimde bulunduğu, ekinlikler düzenlediği bir oluşum. Tokyo’da, Amsterdam’da, Newyork’ta, Çek Cumhuriyetinde yani çook yerde var. Türkiye’de yoktu. Madem yok, biz kuralım dedik. Dünyada Python ile ilgili neler oluyor, başkaları neler yapıyor bunlardan haberdar olmak, etkinliklerde yüzyüze görüşüp güzel işler yapan insanlarla tanışabilmek, konuşabilmek güzel.


Neden ladies-gentelmen ayrı, diye soranlar için:
* Bırakın da kadınlar nasıl örgütleneceklerine kendileri karar versinler.


“Biz de gelebiliyos mu qıslar” diye soranlar için:
* Elbette gelebiliyorsunuz.

Kadınlara özel bir topluluk oluşturarak siz de ayrımcılık yapmış olmuyor musunuz?

Afyon Ötücü Kuş Sevenler Derneği için neden yöresel ayrımcılık yapıyorsunuz, neden sadece kuşları hatta ötücü kuşları seviyorsunuz veya onları sevenler-sevmeyenler arasında ayrımcılık yapıyorsunuz diye soruluyor mu? Çanakkale Üst Geçit Yaptırma ve Yaşatma Derneği insanları alt geçit sevenler-üst geçit sevenler diye mi ayırıyor? İstanbulda Yaşayan Yozgatlılar Dernekleri Federasyonu bir ayrımcılık yapmıyorsa, ki bence yapmıyor, python ile ilgilenen kadınların bir araya gelip bilgi ve tecrübelerini paylaşmaları neden ayrımcılık olsun? Kadınlar içinde erkeklerin de olduğu oluşumlardan kaçınıyor değil ki! Bakın ben buradayım.


Bir panelde konuşmak benim için güzel bir deneyim oldu. Hala devam eden etkinliğe imkanınız varsa katılmanızı öneririm. Hoşçakalın.



aybukeozdemir.com